Harikalar Diyarı Bhutan’a Yeniden Yolculuk; Thimphu-Paro

IMG_1964.JPG

27.10.2012 tarihli gezi yazısıdır..

Bhutan’ın en büyük yerleşim merkezi ve başkenti olan Thimphu, deniz yüzeyinden yaklaşık 2.000 metre yükseklikte. 1952’de daha önceki başkent Punakha’nın yerine hükumet merkezi ilan edilmiş. Bu tarihten sonra, 17.yy’da inşa edilen Trashi Chhoe Dzong (Dzong kale-manastır anlamında) adlı tapınak, resmi daireleri içine alacak biçimde genişletilmiş ve krallığın yönetimi buraya taşınmış.

img_1326

Thimphu’nun bir diğer özelliği Asya’da trafik lambası olmayan tek başkent olması. Önceleri yol ortasında bulunan trafik polisi kulübeleri içindeki polisler,trafiği el-kol hareketleri ile yönetiyorlarmış. Bu polislerin trafik yönetimi estetik olarak o kadar güzel olmuş ki, zamanla seyrine doyum olmayan bir gösteri haline dönüşmüş. Bir dönem trafik lambaları dikilmiş ve bu polis kulübeleri de sökülmüş. Ancak trafik polislerinin gösterilerini özleyen halk Kraldan bu lambaların sökülmesini ve eski sisteme dönülmesini talep etmiş. Biz de dün öğle yemeği için gittiğimiz restorana girmeden önce, yol ortasındaki kulübesinden trafiği yöneten polisin bu gösterisine şahit olmuştuk. Eller sanki bir balerin estetiği ile çalıştırılıyor.

img_1519-001

Kahvaltı sonrası bagajları yeniden minibüsün tepesine yerleştirdiler. Zavallı Sirin ve Sonam! 8 gün boyunca bu işi her gün yapmak zorunda kaldılar.

Bu slayt gösterisi için JavaScript gerekir.

Thimphu içinde dünden kalan bazı yerleri öğlene kadar ziyaret edeceğiz. Öğle yemeğini Thimphu’da yedikten sonra heyecanla beklediğim okçuluk müsabakalarını izlemeye gideceğiz. Daha sonra ise Paro’ya doğru yola çıkacağız.

Bu slayt gösterisi için JavaScript gerekir.

Bugün ilk durağımız Dechen Phodrang adlı bir manastır olacak. Kelime anlamı olarak “Büyük Mutluluk Sarayı” anlamındaki bu manastır, aslında orijinal Trashi Chhoe Dzong. 1216 Yılında Lama Gyalwa Lhanangpa, Dechen Phodrang Manastırının bulunduğu yere Dho-Ngen Dzong (Mavi Taş Manastırı) adlı bir manastır inşa ettiriyor. 1641 Zhabdrung Namgyal bu kaleyi ele geçiriyor ve ona Trashi Chhoe Dzong (Mutlu Din Kale-Manastırı) adını koyuyor. Ancak bu kale manastır mekan olarak yetmeyince bugünkü kale manastır (Trashi Chhoe Dzong) inşa edilmiş ve burası da sadece rahiplerin hizmetine verilmiş. 1971 yılında bu manastır 8 yıllık eğitimlerini almak üzere acemi rahipler için bir okul haline dönüştürülmüş. Bugün içinde 450’ye yakın çocuk yaşta rahip adayı ve bunların eğitiminden sorumlu 15-20 kadar eğitmen var. Üst katlardaki 12. Yüzyıldan kalma boyamalar nedeni ile UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirası listesi için gözlem altında olan bir yer.

Bu slayt gösterisi için JavaScript gerekir.

Buradaki çocukların eğitimlerini bilmem ama çocukluklarını sonuna kadar yaşadıklarına kısa dönemde de olsa şahit olduk. Bir yanda misket oynayan çocuklar, bir yanda koşturan çocuklar ile bu okul, sanki panayır yeri gibi. Görüntüyü bozmayan bir başka şey de, çocukların tek tip giydikleri kırmızı turuncu renkli giysiler. Sevdik burayı ve çok güzel fotoğraflar çektik.

Bu slayt gösterisi için JavaScript gerekir.

IMG_1591.JPG

Bir sonraki ziyaret yerimiz ise Trashi Chhoe Dzong oldu. Wang Chhu (Chhu, nehir demek yani Wang Nehri) Batısında, şehrin kuzeyindeki bu kale manastır, Bhutan’daki en büyük kale-manastırlardan (Dzong) bir tanesi. Dört bir yanda 3 katlı kuleler var. Kuleler dışında tamamı 2 katlı olan bu dev yapının bir kısmında Krala, İç işleri ve Maliye Bakanlarına ait ofisler yanında, ruhban sınıfına ait ofislere ve Manastırlar var. Burası Büyük Ruhban sınıfının (Dratshang) Yazlık Sarayı ve bu sarayın avlusu her yıl Tshechu Festivalinin yapıldığı yer.

Bu slayt gösterisi için JavaScript gerekir.

Trashi Chhoe Dzong’a doğru dış avluda yürürken uyarılıyoruz;”Sağda Kralın Sarayı ve Parlemento Binası var. Fotoğraf çekmek yasak”.

Bu slayt gösterisi için JavaScript gerekir.

Saraya girerken sizi dört yönün koruyucu tanrılarının oymaları, hiddetli görüntüsü ile sarayı kötülüklerden koruyan ilahlar Chana Dorje ve Hayagriva oymaları, Bhutan’ın sevilen efsanesi olan ve gövdeyi simgeleyen fil, aklı simgeleyen maymun, duyguları simgeleyen tavşan ve ruhu simgeleyen tavus kuşundan oluşan 4 arkadaş öyküsünün çizimleri karşılıyor.

Bu slayt gösterisi için JavaScript gerekir.

Geniş avluya girdiğimizde derin bir sessizlik vardı. Sessizliği sadece güvercinlerin kanat sesleri bozuyordu. Sağda ve solda birer manastır var ve ortadaki 5 katlı merkez kule (Utse) bu iki yapıyı birbirinden ayırıyor. Dua çarkları ise tüm avlu boyunca duvarlarda bulunuyor.

Burası, 1866 da ilki olmak üzere, üç defa yangın geçiriyor. Ortadaki 5 katlı merkez kule 1897 depreminde yıkılıyor ve 1902’de tekrar inşa ediliyor. Thimphu’nun başkent olmasına 1962 ‘de karar alınınca Kral Jigme Dorji Wangchuck bir plan dahilinde kale-manastırda tadilat ve ilavelere başlıyor. Bir tek ortadaki merkez kuleye ve yeni tapınağa (Lhakhang Sarpa) hiç dokunulmuyor. Tabii ki geleneksel tarzda yenileştirmeler yapılıyor; Yani yazılı plan olmaksızın ve çivi kullanılmaksızın!

Bu slayt gösterisi için JavaScript gerekir.

IMG_1651.JPG

Dzong gezisi sonrası bu kez el yapımı kağıt üretim merkezine doğru yol aldık. Kağıt deyip geçmemek lazım. Her aşaması zahmetli ve göz nuru gerektiriyor.

Bu slayt gösterisi için JavaScript gerekir.

Öğle yemeğimizi Changlimithang Stadyumu karşısında bir yerde yedik. Bu stadyum 1885 yılında kazanılan bir savaşın bulunduğu alana 1974 yılında kurulmuş. Futbol müsabakaları ve okçuluk yarışmaları düzenlenen çok amaçlı bir stadyum. Okçuluk Bhutan’da hemen her yerde rastlayabileceğiniz bir aktivite.

Bu slayt gösterisi için JavaScript gerekir.

Rehberimiz Sonam bizi yemekten sonra bu stadyumun hemen yanı başında bulunan bir alana götürdü. Bhutan’da Okçuluk müsabakalarını izlemek kadar zevk aldığım bir aktivite olmadı diyebilirim. Bhutan’da 145 metre uzaktaki hedeflere atış yapılıyor. Her iki tarafta hedef tahtası var. Hedefe doğru atış yapılan yerde, atış yapmayanların arkasına saklandıkları bir duvar var.

Bu slayt gösterisi için JavaScript gerekir.

Ok atan hedefi eğer vurursa, atış yapılan yerdekiler nereden vurduğunu söylüyorlar ve danslar eşliğinde kısa bir kutlama yapılıyor. Hedefi vuran da, vurduğu hedefin rengine göre bir kuşak alıp, beline takıyor. Örneğin hedef tahtasındaki en merkezi alan kırmızı vurulmuş ise kırmızı, sonraki daha büyük sarı alan vurulmuş ise sarı renk kuşak takılıyor. Böylece siz müsabakadakilerin ne kadar usta olduğunu anlayabiliyorsunuz. Muhteşem bir deneyimdi. Bizlerde ok atmak istedik ve daha program aşamasında bu aktivite konmuştu. Ancak oklarımız ve bambu yaylarımız arabamızda gezdiğimiz halde bir fırsat bulup da denemesini yapamadık.

Bu slayt gösterisi için JavaScript gerekir.

IMG_2345.JPG

Thimphu içindeki son gezi yerimiz ise Semtokha (Simtokha) Dzong. Burası Thimphu’dan yaklaşık olarak 5 km dışarıda ve 1629 yılında Bhutan’daki tüm derebeylerini birleştiren Zhabdrung Ngawang Namgyal tarafından inşa edilen ilk kale-manastır olma özelliğini taşıyor.

Bu slayt gösterisi için JavaScript gerekir.

Semtokha Dzong, Trashi Chhoe Dzong’dan sonra pek bir küçük kaldı ama buranın da tarihsel önemi var. Burada da bol bol Budist Rahip adaylarının fotoğraflarını çektik. Bu arada söylemeliyim ki Bhutan’lılar kadar kibar insanlar az bulunur. Çoğunlukla izin istedik ama izin almadan da fotoğraf çekimi konusunda sorun çıkmadı. İzin isterseniz en güzel halleri ile fotoğraf çektiriyorlar.

Bu slayt gösterisi için JavaScript gerekir.

IMG_2398.JPG

Sonunda bu güzel şehirden ayrılma ve gecelemeyi yapacağımız Paro Şehrine doğru yola çıkma zamanı geldi. Thimphu-Paro arası 1,5 saat kadar sürüyor. Biz yol üstünde 14. Yüzyıl Budist tapınağını ziyaret edeceğiz. Bu özel tapınak asıl ziyaret etmek istediğimiz yer değil. Bizim asıl niyetimiz Thangtong Gyalpo adlı bir ünlü demirci ustası, mimar ve düşünürün yaptığı ve Pa Chhu nehri üzerine kurulu demir köprüyü ziyaret etmek. Zamanında bu ülkede, bu ustanın yaptığı çok sayıda demir köprü varmış. Ancak şimdilerde Gyalpo Ustaya ait köprülerden sadece bu köprü ve bu köprünün de sadece birkaç demir halkası ayakta kalabilmiş. Buradaki özel tapınak, zamanında Gyalpo usta ve ailesine ve şimdilerde ise onun kuşaklar sonraki akrabalarına aitmiş.

Bu slayt gösterisi için JavaScript gerekir.

Köprüye vardığımız zaman hava kararmaya başlamış, güneş yerini dolunay hali ile aya bırakmaya başlamıştı. Altımızda akan türkuaz renkli nehir üzerine kurulu, yan korkuluklarına da renkli dua bayrakları asılı köprü üstünde bir ileri, bir geri gidip geldik.

Bu slayt gösterisi için JavaScript gerekir.

Ben geçen sene Paro şehrini, Thimphu şehrinden daha sıcak ve sevimli bulmuştum. Paro’ya girer girmez eski bir dosta kavuşmanın heyecanını yaşadım. Bu şehirde hediyelik eşya dükkanları, bir uzun cadde üzerinde sağlı sollu sıralanmış durumda ve tek cadde var. Toplanması-buluşması kolay olduğundan alışveriş için bir saatlik bir zaman ayarladık. Grup ne zamandır alışveriş yapmadığından onların bu açlığını doyurmak lazım. Buluşma yeri ve saati verip dağıldık. Grubun bir anda çil yavrusu gibi dağıldığını gördüm. En vefakar takipçim eşim bile bir dükkana beni bırakıp dalınca “Eh! Haydi Bismillah” deyip ben de daldım alışverişe…

Alışveriş bitince tekrar minibüste toplandık. Bu sefer otele gidiyoruz. Otelimizin ismi Olathang Hotel. Burası Krallardan bir tanesi taç giyeceği zaman, dışarıdan gelecek devlet büyükleri için yapılmış bir resort otel. Evler klasik Bhutan tarzında yapılmışlar. Birbirlerinden bağımsız evler şeklindeler. Çok büyük bir alanda kurulmuş. Yeşillikler içinde bir otel ve sabaha çok güzel bir Paro manzarasına da uyanacağımıza emindim. Ekip bu oteli de sevdi. Akşam yemeğimizi yedik, biraz muhabbet sonrası odalarımıza çekildik.

Yarın tüm gün Paro şehrindeyiz…

Gezekalın ve Aydınlık kalın

Dr Ümit Kuru

İlk yayın tarihi: 14.11.2012 Saat 22:40

Gözden geçirilmiş yeniden yayın tarihi: 03.01.2017 Saat 22:05

 IMG_2360.JPG