Trenle yolculuk etmeyi severim. Ziyaret ettiğim ülkede, bölgeyi tanıtan ve bölge için özel tren turları varsa kaçırmamaya çalışırım. Trenin raylarda giderken çıkarttığı ve insanı rahatlatan o sesi duyarken, hele de manzara güzel, özel ve doğanın da içindeysem değmeyin keyfime!
Mocăniță aslında “dar hatlı demiryolu” anlamına geliyor. Kelime anlamı olarak Romence “çoban-dağda yaşayan insan” anlamına gelen Mocăn‘dan türeyen bir deyim. Bu deyimi, özellikle Romanya’nın Transilvanya, Maramureş ve Bucovina’nın dağlık, ormanlık bölgelerinde dar ray hatlı ve buharlı lokomotiflerin çektiği trenlerden bahsederken duyacaksınız.
Bu trenler özellikle ormanlık alandan elde edilen keresteleri taşımak amacıyla kullanılmış. 1930’lu yıllardan önce Maramureş Bölgesinde bu kereste taşımacılığı nehirler vasıtasıyla yapılırmış. Kesilen ağaçlar kütükler halinde nehirlere bırakılır ve suyun akışı boyunca bu kütükler hedef alana yollanırmış.
Bu olay suyun debisi, yağmurların az ya da çok yağması, su yataklarının donması gibi tamamen doğanın kontrolünde olduğundan bundan kurtulmak istenmiş. 1935 yılından itibaren ormanlık-dağlık alana döşenen ray hatları ve buharlı lokomotiflerin çektiği tren aracılı kereste taşımacılığına geçilmiş. Tabii ki zamanla buharlı lokomotiflerin yerini, güçlü dizel lokomotifler almış.
İşte Vișeu de Sus şehrinden, Comanu‘ya kadar olan tren hattı, Ukranya sınırına yakın Karpat Dağları Ormanlarından kereste taşımak için kurulmuş bir tren yolu. Toplam uzunluğu 43 km. Bir zamanlar sadece Romanya’da değil ama tüm Avrupa’da yol geçmez ormanlık alanlardan keresteyi taşımak için dar ray aralıklı hatlarda çalışan buharlı lokomotifli trenler kullanılırmış. Ama günümüzde bu hatlar ve buharlı trenler birer birer kapanmışlar. İşte Avrupa’daki bu hatlardan halen açık olarak kalan tek hat, Romanya’daki bu hat. Halen kereste naklinde kullanılıyor ve yolcu taşıma kısmı sadece ilkbahardan sonbahara ve turistik amaçla yapılıyor.
Bu yolun 22 km kadarlık bölümü günümüzde belirli zamanlarda turistik amaçla kullanılıyor. Turist sayısına göre tren seferlerinin sayısı artıyor ama genelde 2 sefer mutlaka yapılıyor. Bunun dışında halen kereste taşımacılığı da bu yolla yapılıyor. Turist trenlerini mutlaka buharlı lokomotifler çekiyor. Sizin anlayacağınız Romanya’da Vișeu de Sus’dan kalkan dar ray hatlı, buharlı lokomotifin çektiği tren seferleri size yaklaşık 100 yıllık bir nostaljiyi, Karpat Dağları Ormanları ve hemen yanınızdan akan nehir manzarası eşliğinde yaşamanızı sağlıyor.
Tren Vaser Vadisi boyunca ilerliyor. Bir ya da iki kez, 15-30 dakika kadar durup, yolculuğun yaklaşık 22. km’lerinde, Paltin denen bir mevkide, 2 saate yakın yemek molası veriyor. İsteyen yemeğini kendi getiriyor, isteyen orada bulunan tesisten satın alabiliyor. Sıra uzun olabiliyor, size tavsiyem kendi yemeğinizi yanınızda getirin.
Buharlı Lokomotifin çektiği bu trenlerin son iki vagonu açık vagonlar. Yani sadece üst taraftan kapalı, diğer taraflar ise açık. Diğer vagonların ise sadece camları açılıyor. Bilet alıyorsunuz ama yer filan belli değil.
Bu nedenle bu trende “erken gelen oturur” prensibi geçerli. Eğer buharlı lokomotifin bacasından çıkan dumana bağlı isi dert etmeyecekseniz ve “açık havada bol bol manzara göreyim, fotoğraf çekeyim” derseniz, açık vagonlardan yer kapmaya bakın. Bu vagonların da sol tarafına oturmaya çalışın. En arka vagonun, soldaki en arka tekli sırası tren görevlisinin yeri. Buraya erken gidip oturursanız, kalkmak zorunda kalacaksınız. Buna dikkat edin derim.
Saatte yaklaşık 10 km kadar hızla kıvrıla kıvrıla, tünel ve köprülerden geçerek doyumsuz bir orman ve yanı başımızdan akan Vişeu Nehrini takip ederek güzel bir gezi yaptık.
Normalde başka bir araçla ulaşamayacağınız Karpat Dağları Ormanlarının eşsiz manzarası içinde, nostaljik buharlı trenle seyahat etmenin keyfini ve güzelliğini hepinize tavsiye ederim.
Gezekalın sevgili dostlar…
Dr Ümit Kuru
27.07.2019 Saat 11:30