Kenya’da Safari; Silahımız Fotoğraf Makinelerimizdi: 4. Gün-Nakuru Gölü Rezerv Alanı

IMG_8039

IMG_8054Gezilerde adet haline getirdiğim ve çok yorgun değilsem veya çok erken yola çıkmayacaksak yapmaya çalıştığım gibi sabah erkenden kaldığımız yerin bahçesini keşfe çıktım. Bahçenin en bol kuş olan yeri, havuz çevresindeki ağaçlardı. Buradan güzel kuş fotoğrafları aldım. Özellikle Dokumacı Kuşları pek bir faaller. Dokumacı Kuşlarının erkek olanları yuvalarına taşıdıkları çalı çırpılarla yuvalarının dış kısmını adlarına yakışır şekilde dokurlarken, dişi olanları iç kısma sıva yapıyorlar. Sıkı ve tam da damağımıza uygun bir kahvaltıdan sonra Nakuru Rezerv Alanını yeniden gezmek için yola düştük. Parkın girişini biraz geçince Babun ailelerini gördük. Daha sonra göl kenarında yol boyu yavaş yavaş yol aldık. Sarı Gagalı Leylekler, Balıkçıllar, İbis Kuşları, Afrika Balık Kartalı, Mısır Yaban Ördekleri benim tanıyabildiğim kuşlar.

Bu slayt gösterisi için JavaScript gerekir.

Nakuru Gölü Rezerv Alanı kuş çeşitliliği bakımından zengin bir yer. Burada 400’den fazla kuş türü varmış. Bunun dışında İmpalalar, Thomson Gazelleri ve Grant’s Gazeller buradaki yeşilliklerde bol miktarda varlar.

IMG_7290

Yalnız bizim jeepin şoförü Jimmy ile başımız dertte. Adama arabayı durdurtmakta bir problem, kaldırtmakta.. Tam fotoğraflık bir olay görüyoruz ve hep bir ağızdan bağırıyoruz; “Dur Jimmy!”. Oooo! Jimmy durana kadar ne ışık uygun olarak kalıyor, ne de hayvanın bizi heyecanlandıran görünüşü. Bir de durmadan radyo dinleme merakı var. Cin gibi, gözler fıldır fıldır.. İstese çalı arkasındaki Aslanı görüyor ama gelgelelim Jimmy de yeni gelenlere bir şeyler gösterme merakı azalmış. Allahtan Teoman durumun farkında; Bir bizim arabada bir diğer arabada. Tatlı sert fırçasını basıyor Jimmy’e. Ama bir süre sonra eski tas eski hamam.

Bu slayt gösterisi için JavaScript gerekir.

Aslında Safarilerde kesinlikle araç dışına çıkılmıyor. Ama Nakuru Gölü kıyısında Flamingolara daha yaklaşabilmek amacı ile kısa bir yürüyüşe izin veriliyor. Bizde göl kıyısında araçtan indik ve kısa bir yürüyüşle Flamingoları fotoğraflamak için, onlara yaklaşmaya çalıştık. Ama hala çok uzaktalar. Lenslerimizin yettiği kadar onları görüntülemeye çalıştık. Bir dönem Flamingoların sayısı çok azalmış ama son zamanlardaki göl sularında düzelmelerin olması ile yeniden bolca gelmeye başlamışlar. Bazen Flamingoların sayısı milyonları buluyormuş.

IMG_7753

Flamingoları gözlemledikten sonra araçlara binerek tüm Nakuru Gölü alanının panoramasını almak üzere bir tepeye doğru gittik. Buradan manzara gerçekten çok güzel. Bu arada tepede bizden başka, çok sayıda Kenyalı çocukta var. İşin aslı, o gün Kenya’da okullar tatilmiş ve çocukları da toplayıp Nakuru Gölüne geziye getirmişler. Kuzey Rift Vadisinden geliyorlarmış. Benim yeğen Dilara, Kenyalı çocukların çok dikkatini çekti. Herkes birbirine güzel güzel bakıyor. Bu arada Kenyalı çocuklardan biri Dilara ile fotoğraf çektirmek istedi. Vay anam vay! Arkası bir geldi! Herkes birbiri ile fotoğraf çektiriyor..Ben de onların fotoğraflarını çekiyorum. Bir ara dikkat ettim benimle fotoğraf çektiren yok! Ben de ortama bağırdım; “Benimle fotoğraf çektirmek isteyen yok mu?” Arkamdan bir ses geldi;”Ben çektiririm”. Dönüp bakınca sonradan okulun müdiresi olduğunu öğrendiğim yaşlıca bir bayanı gördüm. Eh! Bize kısmette bu imiş deyip pozları verdik. Sonra karşılıklı adresler alındı-verildi. Farklı kültürlerin birbirleri ile teması olmadan iyi bir gezi yapmış olamazsınız..

IMG_0954

Öğle yemeğini yemek için tekrar aynı otele döndük ve sonrasında gezinin en önemli bölümü olan Masai Mara’ya doğru yola çıktık.

Bu slayt gösterisi için JavaScript gerekir.

Bulunduğumuz noktadan gideceğimiz noktaya uzaklık yaklaşık olarak 340 km kadar. Bu yolun son 100 km’si ise tam bir rezalet gerçekten. Bu 100 km’yi yaklaşık olarak 2 saatte ancak geçebildik ve saat 20:30 civarı ancak tesise varabildik. Kaldığımız yerin adı Mara Sopa Lodge. Bir gece önce kaldığımız yere göre daha az lüks bir yer ama safaride de lüks ararsak biraz ayıp olur. Yine de çok güzel bir yerdi. Yarın sabaha başlayacak olan safaride şimdiye kadar göremediğimiz aslan ve leoparı görmek dilekleri ile uykuya daldık.

Gezekalın

Dr Ümit Kuru

İlk yayın tarihi 01.09.2012 Saat 23:26

Gözden geçirilmiş son yayın tarihi 07.02.2015 Saat 01:03

Bu slayt gösterisi için JavaScript gerekir.

Yorum bırakın

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

%d blogcu bunu beğendi: