Ekvador-Kolombiya-Venezuela Gezi yazısı/Papallacta’dan-Otavalo Pazarına

IMG_2842-001

Sabah erkenden uyandım. Amacım ortalığın sakin ve gün ışığının fotoğraf için en uygun olduğu zaman dilimi içinde çevre keşfi yapmak ve fotoğraf karelerime bencilce hapsedebileceğim görüntüler yakalayabilmek.

IMG_2703Kapıdan çıkar çıkmaz çok özel bir yerde kaldığımı anladım. Otelin iç peyzajı bile mükemmel bir görüntü veriyor. Sadece pahalı çiçek buketleri içinde görmeye alıştığımız Calla Lily, Heliconia  gibi bazı çiçekleri çevrede görmeyi bir ayrıcalık olarak hissettim.

Dün gece geç saatlerde içinde keyif yaptığımız ve sürekli tazelenen sıcak suları ile havuzlar baştan çıkartıcı ama bu zamanı başka şekilde değerlendirmem lazım. Bu arada dün gece termal havuz keyfi yapmamış olan bazı arkadaşların, sabahın erken saatinde aynı keyfi yaptıklarını gördüm.

Çevrede çok farklı bir fauna var. Bizim borazan çiçeklerinin irisi olan pembe renkli bir çiçekten beslenmeye çalışan bir kuşa kilitlendim. Bu kıta denince aklıma gelen Hummingbird kuşuydu. IMG_2577-001Ekvador bu kuşun, benim gibi meraklıları için bir cennet ve bu ülkede 168 farklı Hummingbird var. Tüm dünyadaki Hummingbird türü sayısının 300-350 olduğu düşünülürse, tüm dünyadaki türlerin neredeyse yarısı bu ülkede bulunuyor. Bu kuş türü bir saniyede 50 den fazla (bazen de 200 kez) kanat çırpması nedeni ile çok hızlı hareket edebiliyor. Öne-geriye, aşağıya-yukarıya hareket edip havada adeta asılı kalabiliyor. Burada gördüğüm kadar büyük gagalı olanlarını hiç görmemiştim. “Haydi bakalım! Güne iyi başladık” diye düşündüm.

Quito 2600 mt rakımlarda ve Papallacta ise 3300 rakımlarda olan Doğu And’larının hemen başına olan küçük bir köy. Yani yüksek rakımlardan etkilenmemek için önceden ilaç almamıza rağmen burada nefes almakta güçlük çekiyorum. Onun için yavaş hareket etmem gerekmesine rağmen ortam nedeni ile bir o yana bir bu yana koşturuyorum.

IMG_2604

Papallacta volkanik dağlarla çevrili bir yer. Karşımda Antisana, arkamda ise Cotopaxi Volkanı var. Bir diğer tarafta ise Cayambe Volkanı duruyor. Bulunduğum açıdan en güzel olanı, karlı tepesi ile Antisana gibi gözüküyor.   Alpin ekosistemden, Tropikal orman ekosistemine doğru bir geçiş söz konusu. Rehberin verdiği bilgiye göre Ekvador’da 45 tane volkan var ve yine onun bilgisi ile 12 tanesi aktif ama Google’ın dediğine göre bu sayı daha yüksek ve sadece aktif volkan sayısı 40’lar civarında. Hatta bunlardan Sangay Volkanı 2013,  Reventador ve Tungurahua Volkanları 2014 yıllarında lav püskürtmüşler. Ne olursa olsun sabahın bu vaktinde karlı tepeleri ile 5753 metrelik Antisana başta olmak üzere çok heybetli görüntü veriyorlar. Bol bol fotoğrafını aldım tabi ki.

Dünde bahsettiğim gibi aslında burası bir Milli Park, Cayambe Mili Parkı. Kaldığımız tesisin arkasına doğru yürüyünce Milli Parkın treking rotalarına da ulaşabiliyorsunuz. Buraya doğru kısa bir yürüyüş yaptım. Bir süre sonra çitlerle çevrili bir alanda lamaları gördüm. Doğal ortamı sayılacak bir şekilde çok huzurlu görünüyorlar. IMG_2694

Yaklaşık bir saatlik bir zaman sonrasında otele geri döndüm.  Bizim grup kahvaltıya oturmuştu. Ben de hızlı bir kahvaltı yapıp, çevredeki güzelliklerden bahsettim. Arkadaşlarda görmek isteyince bir de onlarla kısa bir çevre turu yaptım. Daha sonra ise bu güzel yerden ayrıldık.

Bir tarafta Antisana, bir tarafta Cayambe Volkanlarının muhteşem görüntüleri eşliğinde Otavalo Kızılderili Pazarına doğru yola çıktık. Yolda Papallacta Lagününde kısa bir mola verip fotoğraf aldık ve yola devam ettik.

IMG_2770 Cayambe Volkanı da 5793 metre ile bu ülkenin en aktif 2. Yüksek yanardağı konumunda.Yol üzerinde bu volkan daha da güzel gözüküyor.

Öğle yemeğimizi Molino de San Juan da yedik. Burası değirmeni olan bir çiftlik. Tabii ki değirmeni faal değil ama mekan çok güzel dekore edilmiş. Önce mekanın sahipleri tarafından bilgilendirildik ve çevreyi gezdik. Eskiyi, günümüzde de hizmet verir halde tutabilmek ne kadar meziyet gerektiriyor diye düşündüm. Bu yerde yemek yemek hepimiz için büyük bir zevk oldu. Burada mekandan sonra kayda değer bulup notunu aldığım şey Quinoa çorbası oldu. Et parçalı, sebzeli bir çorba.

IMG_2834Buradan sonra gül çiftliğine gidecektik ancak çiftlik sahibinin o gün işi olduğundan biz orayı ziyaret edemedik. Bunun yerine bir gül showroomuna gittik. Bu ülke gül yetiştiriciliğinde çok iddialı ve çiçek ithalatında da Hollanda için ciddi bir tehdit oluşturuyormuş. Yol boyunca da her yerde gül seraları görmüştük. Renk renk güller çok güzeldiler.

Sonrasında ise Otavalo Pazarına doğru yola çıktık. Otavalo şehri, Imbabura eyaletinin bir şehri. Otavalo şehri Imbabura (4,630 metre), Cotacachi (4,995 metre), Mojanda volkanik dağları ile çevrili bir şehir. Otavalo şehrinin en önemli özelliği özellikle cumartesileri yerli halkın satış yaptığı pazar. Her gün pazarın bir bölümü açık olsa da aslında civar yörelerden satışa gelen yerlilerin günü cumartesi. Biz de bu pazara rastlamak için Quito’da kalmadan Papallacta’da kaldık ve ertesi gün olan cumartesi de Otavalo pazarındayız.

IMG_2871-001

Burada tekstilden mücevhere, yiyeceğe ne ararsanız oluyor. Aslında volkanik verimli toprakta tarım yapmaya ve ürününü burada satmaya halkı yönlendirmek için kurulmuşsa da, zamanla turistlere yönelik bir Pazar haline gelmiş. Yani bu yönde bir pazarın maddi getirisi yerli halkı daha çok cezp etmiş. Pazarın bugünkü hali 1970 de bir Alman mimar tarafından tasarlanmış.  Otavalo özellikle tekstilde iyi bir şehirken, civardaki Cotachi deri ürünleri ve San Antonio tahta oyma ürünleri yönünden meşhur.

Pazara bir heyecan girdik. Dolarlar harcanmak için hazırda. Dolar demişken, Ekvador’un para birimi Amerikan Doları. Yanlış duymadınız! Yüksek enflasyon nedeni ile Ekvador milli para birimini bırakmış ve Amerikan dolarını para birimi yapmış. Sadece ve sadece madeni 1 Ekvador dolarları var.

IMG_2875-001Bu Pazar 6-7 bloktan oluşan büyük bir Pazar. Ama doğrusu bu ya, bu pazarın daha küçüğü olan Peru’da Pisac Kızılderili pazarında daha çok alışveriş yapacak yerel ürün bulmuştuk. Yine de rengarenk yerel giysileri içindeki yerlileri ile pazarı gezdik. Kadınların giysileri çok güzeldi.

Otavalo kadınının geleneksel giyimi;

Nakışlarla süslü beyaz blüz, dantelli kol kısmı genişleyen gömlek, siyah veya koyu etek üstü ve beyaz veya krem renkli etek altı giysi. Sıklıkla bele birkaç kez dolanan kuşak rengi ile uyumlu olan ve uzun saçlara takılan genellikle çok renkli ve tahtadan toka, boyunlarına aralarda altın boncuklar olan gerdanlık ve  üstünde inci ile süslenmiş bileklikler takıyorlar. Erkekler ise beyaz pantolon ve koyu mavi renkli pançolar giyiyorlar. Yaklaşık 2 saatlik bir gezi sonrasında Pazar kenarında bulunan bir kafeye çıkıp biralarımızı içtik.

Pazar sonrasında Piman denen bir yerdeki otelimize doğru yola çıktık. Geceleyeceğimiz Piman Çiftliği, Imbabura eyaletinin 20000 nüfuslu İbarra adlı bir şehrinde ve kırsalda. Hava iyice karardı ama otele ulaşmak pek mümkün olmadı. Yollar çetrefilleştikçe de grup bitkin düştü. Ama bu kötü yolun sonunda bir başka cennete varacağımızı bildiğimden bende heyecan bir başkaydı. Sonunda da otelimize ulaştık.

Piman 1680 den beri var olan bir çiftlik. Hala İspanya’dan gelmiş ilk sahiplerinin, Zaldumbides ailesinin, akrabalarında bulunuyor ve onlarda burayı otele çevirmişler. Bu aile Ekvador’a Başkanlık yapmış, yazarlık yapmış üyelere sahip. Otelin odaları hala eski özelliklerinde; Geniş odalar ve yüksek tavanlar var. Kolombiya ve Venezuela çiftlikleri özelliğinde 2000 metre rakımda. 19 yüzyılda deprem oluyor ve Fransız mimar burayı dizayn ediyor. Ağaçların çoğu Brezilya orijinli ve 50 dönümlük bir arazi üzerinde bir çiftlik burası.

Akşam yemeğini çok güzel bir ortamda yedik. Şaraplarımızı içtik.

Günlerimizin ikincisi de çok güzel geçti. Darısı diğer günlere diyerek uykuya çekildik

Şimdilik Gezekalın.

Dr Ümit Kuru

15.08.2014 Saat 00:09

 

Bu slayt gösterisi için JavaScript gerekir.